Türkiye Cumhuriyeti'nin Atatürk'ten sonraki tarihi için, bir bakı-ma, halk dalkavukluğunun cazibesine gerekli dirayetle karşı koyamayan siyasetçilerin resmî geçididir denilebilir. Cumhuriyet, yıllar içersinde, Atatürk'ün felsefesinden koparılmış, yurdu, uygar dunyaya bağlayacak kültürel devrimler ve sanayileşme tamamlanama-mış; Anadolu'nun bağnazlıktan uzak kalabilmiş kesımlerının ay-dınlık yüzlü din anlayışı, toplumun tüm katmanlarına yayılamamıştır.
Sonuçta, küreselleşme dalgalarının postmodernist kültür öğelerıy-le milli benlikleri aşındırıp etnik ve dinî renkleri ön plana taşıyan etkilerine teslim olunmuştur. Yaşları kemale ermiş Cumhuriyet kuşaklarının bır zamanlar akıllarına bile getirmediklerı laık Cumhuriyet'ın yıkılması olgusu ya da kâbusu butun korkunçluğu ile karşılarındadır
Sayfalar temiz ve kalem müdahalesi yoktur.
